Çocukluğumda gerçekten keyif aldığım bir oyuncak varsa oda Lego’dur. Lego ile tanışmam, 10-11 yaşlarında iken gazetenin yanında verilen o ufacık kutu içinden çıkan azıcık Lego parçaları ile oldu. Her sabah erkenden kalkar, koşa koşa bayiye gidip alırdım Lego’ları 350.000 Lira idi sanırım eski parayla. Ufacık kutudan çıkan azıcık parçalarla neler yapmadım ki; Korsan gemileri, gereğinden uzun limuzinler, kepçeler, kamyonlar ve tabi ki de hayalimde ki evleri inşa ediyordum. Aklıma gelen herşeyin minyatürünü yapabilirdim aslında, sınırım hayal gücüydü sadece.

Hala saklarım bütün Legolarımı, paha biçilemez bir değeri var benim için. Bütün parçalarımı ezbere bilirdim hangisinden kaç tane var renklerine kadar. İnternette de eski Lego reklamlarını görünce dayanamadım yine eski anılarım geldi aklıma, 3-5 arkadaş toplanır Legodan şehir kurar, yaşatırdık bütün şehri. Ahh ah…

Okumaya devam et →